İçinden hiç çıkamadığımız sorular
vardır, cevaplarını hiç kimse veremez. Bazen bu cevapları sizin vermeniz
gerekir. Ama öyle bir an gelir ki siz de cevap veremezsiniz. Eğer bunu daha iyi
anlamak istiyorsanız kendinize “Ben kimim?” diye sormanız yeterli.
Sorduğum şey adınız ve soyadınız
değil. Sizinle aynı adı taşıyan onlarca insan var belki. Yahut sizin adınız
daha farklı olabilirdi. Adınız bu sorunun cevabı asla olamaz. Yusuf Atılgan’ın
da dediği gibi “Bence insanın adı, onunla en az ilgili olan yanıdır”. Sorduğum şey
yaşınız da değil; milyonlarca insan sizinle aynı yaşta. Hayat her yaşta farklı
roller sunar insana. Sorduğum şey sizin nerede yaşadığınız da değil; sizinle
aynı yerde yaşayan belki binlerce kişi var. Çok farklı bir soru soruyorum; “Siz
kimsiniz?”. Kendinizi öyle bir tanımlayın ki sizi diğer insanlardan ayıran
şeyin ne olduğunu, sizin kim olduğunuzu anlayabileyim. Sorduğum şey hobileriniz
ve ya fobileriniz değil, bunları birçok insan da yapabilir. Mutlaka her birimizi
ayıran bir özellik olmalıdır.
Sabah kalkıp aynaya baktığımda
karşımda gördüğüm yüz ben miyim? Ya da fotoğraflara baktığımda gördüğüm o kişi…
Beni tanımlayan şey görünüşüm de olmamalı, sürekli değişiyorum. Sorduğum soru
nasıl göründüğüm de değil. Hangi okulda okuduğum, ne iş yaptığım, nelerden
hoşlandığım, hangi Tv programlarını seyrettiğim ve ya hangi kitapları okuduğum,
kimlerle arkadaş olduğum ve bu gibi şeyler değil beni ben yapan.
Dünyaya geldik ve şu anki
yaşımıza kadar bir hayat sürdük. Sürekli bir şeyler yasadık, bir şeyler hissettik.
Peki bunları çok farklı kurgulasaydık, örneğin adınız farklı, aileniz de öyle,
yaşadığınız şehir, okuduğunuz okullar, arkadaşlarınız, sevgiliniz, gözlerinizin
rengi, yaşınız, yapmakta olduğunuz şey, yaşadıklarınız, yaşam şartlarınız, sizi
tanımladığını düşündüğünüz her şeyin değiştiğini düşünürsek, yine biz “biz”
olur muyduk? Tabi ki hayır, her şey değişecekti; kendimiz dışında. Değişmeyecek
olan o özellik nedir peki? Her zaman kendimizi tanımlayabileceğimiz değişmeyen şey
nedir? İşte o şeyi bulduğumuzda kendimizi bulacağız.
Yeni biriyle tanıştığımızda “sen
kimsin?” diye sormuşluğumuz vardır hepimizin. Tanıştığımız kişinin anlattığı her
şey değiştirilebilir kişisel özelliklerdir sadece. O yüzden ilk etapta kendimiz
hakkında ne kadar bilgi versek de tanışmamış oluruz. Tanışmak zamanla
karşımızdaki kişinin bizim hareketlerimizi, duygularımızı, düşüncelerimizi,
olaylara verdiğimiz tepkiler vs. gözlemleyerek sizin hakkınızda beyninde
oluşturduğu bir profildir. Bu profil tanıştığın insanların hepsinde çok farklı
olabilir. Ne kadar insan tanıyorsanız o kadar “siz” var etrafınızda. Bu yüzden
her ne kadar birini tanıdığımızı düşünsek de onu hiç tanımamız oluruz. O sadece
bizim gözlemlediğimiz profilidir. İşin aslı biz kendimizi de tanımıyoruz. Bazen
herhangi bir yolla bir arkadaşımızın bizim hakkımızda gözlemledikleri bizi
şaşırtmıştır. Bunu yaşamadıysanız gerçekten içlerinden geçenleri söylemeyenler
var demektir. Çünkü biz de kendimize bir o kadar yabancıyız aslında. Her an
değişim geçiren bir varlık olarak bazen ne hissettiğimizin, ne düşündüğümüzün
bile farkında değilizdir. Bütün bunların sebebi “Ben kimim?” sorusuna
verilemeyen yanıttan gelmektedir.
Çok eski çağlardan beri bu soruyu
soran hiç kimse bu sorunun cevabını tam olarak vermiş değildir. Çok ünlü
filozoflar, psikiyatrisler, dahiler ve en zeki insanların bile bu soruya cevap
verememiştir. Nesilden nesile bir miras gibi aktarılan “Ben kimim?” sorusu
belki de olduğumuzu sandığımız ve ya olmak istediğimizi sandığımız kişide
saklıdır. Kim bilir, belki de hiç kimseyizdir.
iyi olmuş...
YanıtlaSilçok süper
YanıtlaSilnecla hocam bunu sizmi yazdınız ben melih öğrenciniz
YanıtlaSilibrahim kudaş hocam sanada selamlar ben bir hiçim
YanıtlaSilBeni ben yapan her ozelligim benim kim oldugumu gosterir. Beni herkesten ayiran ozelligim dis gorunusum degil; dusuncelerim, yasayis tarzim, duygularimdir. Kendini her anlamda taniyan birinin oldugunu dusunmuyorum. Cunku oyle varliklariz ki her gecen gun degisebiliyoruz. Bir olaya bi zaman aglarken ayni olayla karsilasinca gulup gecebiliyoruz. Bu yuzden kendimize anlam vermemiz bile bazen guclesebiliyor. Ancak soyle bir gercek var ki bizi biz yapan degerler kolay kolay degismez. Bu degerleri anlamak da o kisinin anlamasina kalmis. Kendini bilen, ne istedigini bilmis olur. Ne istedigini bilen hayatina gercek bir anlam katmis olur. Hayatiniza ictenlikle anlam katabilmeniz dilegiyle ..
YanıtlaSilkardeşim eline sağlık gerçekten çok yardımcı oldu bu yukarıdaki araştırmadan bilgiden daha iyi olmuş yukarıda aradığımı yorumlarda buldum
SilYa beyler şidmi ben kimim sorusuna cevap vereceksiniz ama bilin bakalım neyi bilmiyorsunuz ? . Evet tam da onu kim olduğunuzu onu öğrenirseniz siz kimsiniz sorusuna cevap vermekten ötürü böyle olacağından dolayı üstün olursunuz
YanıtlaSilÖyle bi çıkmazlar a girdim li sonumda burayı buldum okumaya başlamadan önce işte buldum dedim bir labirent misali idi çıkmazlar ım ve kendi kendime işte şu köşeyi dönünce çıkacağım benim kim olduguma karar vereceğim dedim ama okuduktan sonra o köşeyi döndü ve ozaman anladımki hayal edemeyeceğim kadar büyük bir labirent tam ortasındayım...
YanıtlaSilArkadaşlar meslek seçimim hakkında çok kararsız ım neden bana yardım edebilecek yokmu müdür bana dedi ben kimim sorusuna cevap bul ozaman kolaylıkla mesleğini seçeriz dedi...
Bana yardımcı olun lütfen...��
Kim olmadığını sormalı belki biraz da insan; olmak ya da olmamak bütün mesele.
YanıtlaSilmüthiş ötesi olmuş çok etkilendim
YanıtlaSilHarika bir yazı. Teşekkür ederim
YanıtlaSilTeşekkür ederim
YanıtlaSilHarika bir yazı teşekkürler
YanıtlaSil